13 Nisan 2019 Cumartesi

Su Soğutma Sistemi Nasıl çalışır?

Üzücüdür ki arabalarda 300 BG lik motorlar sadece ortalama 100 BG sini hareket enerjisine çevirebilir. Belki bilirsiniz ama fizikte asla %100 verimlilik diye bir kavram yoktur ancak %99 verimlilik vardır. Dizel motorlara baktığımızda bu verimliliğin %30 civarlarında olduğunu görüyoruz. Firmalar genellikle motor ısısını 90 derecede tutarlar. Peki motor 90 dereceye kadar ulaştığında gelen ısıyı nasıl dışarı atar. Biliyorsunuz ki alüminyum'un bile bir erime derecesi vardır. Eğer motor soğutma sistemi olmasaydı arabanızın motoru bir süre sonra kendi kendine erimeye başlardı. Peki asıl soru şurada Arabamız motor sıcaklığını nasıl düşürüyor?

Sadece arabalar için değil, her şey için soğutma sistemi ortalama aynı çalışıyor. Motorun ana hatları içinde bir tane termostat, bir tane radyatör, bir tane ise pompa bulunur. Üçü de birbirine hortumlar ile bağlıdır.

Pompanın görevi soğutma sıvısını döndürmek. Pompanın hızı ile devir-daim doğru orantılı. Mantıken pompa ne kadar hızlı dönerse, devir-daim de o kadar hızlı oluyor. Bu da motora bağlı olduğu için motor devri ile artıyor. Yani devir arttıkça soğutma sıvısının da devir-daimi sürekli artıyor. 

Yeni nesilde elektrikli pompaya geçilmeye başlandı. Bu sistem herhangi bir yerden güç çekmediği için daha kompakt, daha küçük ve istenildiği gibi kontrol edilebiliyor. Böylece debiyi o anki duruma göre ayarlayabiliyor.

İkinci parça: Radyatör. Soğutma işleminin gerçekleştiği yer burasıdır. Motordan ısınmış olarak gelen soğutma sıvısı buraya geliyor. Radyatör içerisinde küçük kanallar var. Sıvı buradan hareket ediyor. Bu
Radyatör
kanallar üzerinde de Finn denen küçük uzantılar var. Bunların amacı yüzey alanını arttırmak. Yüzey alanını arttırdığınızda ısı bütün bir alana dağılarak ısıyı hızlı şekilde gönderebilir. Soğutma sıvısı radyatörün içinden akarken, araba da hareket ettiği için önden gelen rüzgar ile radyatörü soğutuyor. Bu sayede içindeki sıvı da soğumuş oluyor. Yani sıvı aslında pompadan geçiyor, motorun içindeki su ceketlerinden geçiyor, bütün ısıyı emiyor sonrasında radyatöre gidiyor ve burada tekrar soğuyor. Bu döngü sürekli olarak devam ediyor.



Üçüncü parçamız ise termostat. Termostadın amacı zamanında ne kadar miktarda sıvının radyatöre gidip gitmeyeceğine karar vermek. Yine yeni nesillerde elektronik hale gelmiştir. Motorun sıcaklığına göre motora gidecek olan debiyi ayarlamak ile görevli. Motoru ilk çalıştırdığımız anlarda doğrudan radyatöre sıvı göndermek istemiyoruz çünkü zaten motor soğuk. İlk başlarda motor sıcaklığı termostatt borularından geçerek radyatöre uğramaz ve bu sayede motor çabuk ısınır. Ne zaman motor, programlanan sıcaklığın üstüne çıkmaya başladıysa termostat açılır ve böylece termostattan radyatöre gitmeye başlar. Eski nesillerde radyatöre açılma ve kapanma komutu verilirken yeni nesillerde %25 açılma veya %50 açılma gibi komutlar ile motorun daha kontrollü soğuması sağlanabilir.


Araştırmamda edindiğim bilgiler bu kadardı. Görüşlerinizi yorumlarda belirtebilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder